Mahvoluş Başlıyor! Ruıned Kıng: A League Of Legends Story Oyun İncelemesi

                League of Legends etkinlik ekibinin başaramadığını başaran oyun: Riot Forge sayesinde şans bulan yapımcıların eseri Ruined King. A League of Legends!

            Dostlar elbet aranızda benim gibi Lol’un hikâye evrenine oldukça hâkim olan kişiler vardır. Olmasa dahi bazı çok sevdiğiniz karakterlerin kısa hikâyelerini okumuşsunuzdur. O da yoksa hiç yoktan karakterin adını, kişiliğini ve motivasyonunu oluşturan etmenlerin ne olduğunu biliyorsunuzdur. E yok artık! Karakter ile oynarken repliklerini de mi dinlemediniz yahu? Şaka bir yana bana göre Lol’ü az biraz oynamış insan bile bir zaman sonra oynadığı karakter hakkında fikir sahibi olur. Çünkü oyuncular istemsiz olarak bu içgüdüye sahiptirler. Gerek oyun içi diyaloglar gerek şampiyon tanıtımları gerekse benim ve birçoklarının yaptıkları gibi evren hakkında okumalar sayesinde bu karakterler, bizler için basit birer oyun karakterinden öte ait oldukları evrenin içinde yaşayan birer kişi olurlar. Kendi doğruları vardır, birer amaçları, sevdikleri ve sevmedikleri şeyler ve kimseler… Kısaca onları birer karakter yapan şeylerdir bunlar. İşte orijinal oyunun etkinlik sorumlularının yapamadığı ancak Ruined King oyununda başarılan şey tam olarak bu. Yaşayan bir dünyada, yaşayan karakterler…

            Maalesef geçtiğimiz dönemde Lol’ün istemcisinde bir Işık Muhafızı etkinliği oldu. Maalesef diyorum çünkü bu bizim gibi karakterlerini üç aşağı beş yukarı tanıdığını düşünenler için şoke edici bir olaydı. Grup içerisindeki dengeyi sağlamak adına tamamen rastgele Işık Muhafızı olan şakabaz cici kedi Rengar, varoluş amacının tamamen dışında yine Rengar gibi şakalara doyamayan Pyke, Olaf, Riven, Irelia ve çok daha fazlası…  Aşırı yapmacık diyaloglar ve sıfır karakter tutarlılığı ile süren bu etkinlik oldukça tatminsiz bir final yaparak tam olarak nasıl toplandığı belli olmayan grubumuz ve zevzek ana karakterimiz eşliğinde sona erdi.  Sonrasında gördük ki “Hadi bilinen iki ışık muhafızımız dünyayı dolaşsın ve her ülkeden takıma garip ve sorunlu birini katsın!” teması oyuncular tarafından tam olarak sevilmedi. Çünkü tanıdıkları karakterler tanıdıkları gibi davranmıyor, hikâye oldukça kötü bir senaryo ile ilerliyordu. Sonrasında duyuruldu ki bir Riot Forge yapımı olacak olan Ruined King,  sapkın kral Viego’nun dirilişini ve dünyaya musallat oluşunu evrene bağlı olarak anlatacakmış. Riot’un kendisinin bile sorunlu olduğunu kabul ettiği istemci etkinliğinden sonra hikâye severler bu oyunu beklemeye koyuldu ve nihayet beklenen geldi. Gururla söyleyebilirim ki birçok günahıyla sevabıyla, iyisiyle kötüsüyle fena olmayan bu oyunun karakterler arası diyalogları Riot’un kendisinden daha iyi becerilmesi tek kelimeyle hayret edilesi bir durum. Oh çok şükür! İçimdeki nefreti kustuğuma göre gerçek incelemeye geçebilirim.

            Ruined King dürüst olmak gerekirse mükemmel bir oyun değil. Diyeceksiniz ki mükemmel bir oyun mu var? Yok ama birçoklarına göre mükemmele yakın oyunlar var ve ne yazık ki bu oyun onlardan biri değil. Sıra tabanlı, rpg ögeleri içeren bu oyunumuzda amaç Runneterra evreninden tanıdığımız şampiyonlarımızı güçlendirip, kendimizce kullanarak karşımıza çıkan zorlu düşmanları alt etmek. Sistem oldukça basit olsa da bu oyunun benim tarafımca büyük bir artısı bulunmakta. Şöyle ki oyunda takımızda üç, yedek olarak da üç olmak üzere toplam 6 kontrol edilebilir karakter bulunsa da rün ve yeteneklerin oyun tarzına göre dağılımı ve skill kullanımıyla oyun, oyuncuya kişiye özgü bir deneyim sunmak için oldukça çaba sarf etmiş.  Örnek vermek gerekirse Illaoi, tank ve healer sınıfı bir şampiyon. Ancak onun yetenek güçlendirmelerinde agresif tercihlerde bulunursanız Illaoi oyundaki gibi off tank yani gücü yerinde ve kolay kolay ölmeyen bir karakter haline gelebiliyor. Bunun yanında Illaoi’yi sadece takımına düzenli olarak can basan, et tankı olarak da kullanabilirsiniz. Oyun bu seçimleri tamamen oyuncuya bırakmış, böylece sahip olduğunuz 6 karakteri oyun tarzınıza göre istediğiniz gibi şekillendirebiliyorsunuz.

            Bir diğer güzel özelliğe gelirsek başta da uzunca değindiğim karakter ve dünya mevzusu… Riot Forge çatısı altında oyunu tasarlayan Airship Syndicate öyle bir iş yapmış ki sırf bu yüzden bile hikâye severlerden iyi puan alacaktır. Belli ki ekip iyi bir araştırma yapmış ve var olan Bilgewater, Gölge Adalar ülkelerini oyuna aktarmayı başarmışlar. Zira bu bölgeler içerisindeki kültür farklılıkları, sınıf ayrımları, iç çatışmalar, gelenekler ve görenekler gibi birçok unsur oyunda küçük küçük detaylarla işlenmiş. Özellikle hakkında çok fazla şey bilinmeyen Buhrular ve dinleri oyunda bolca ve etkili bir şekilde yer almasını hoşuma gitti. Bu sayede gördüm ki Sihirdar Vadisin’de Illaoi oynarken duyduğumuz o basit sözler artık bir Bilgewater dininin öğretileriymiş ve varlığını en az Kutlu Adalardan beri sürdürüyormuş.  Bu ve bunun gibi ayrıntıların oyuncuya güzelce aktarılıyor oluşunu  oldukça güzeldi. Şampiyonlara gelirsek , daha önce söylediğim gibi her biri birer karakter gibi hissettiriyordu. Kendi amaçları ve hikâyeleri doğrultusunda yolları Bilgewater’a düşen yabancılar bile ekip olduklarında bunu tutarlı bir şekilde yapıyorlardı. Bu yüzden Işık Muhafızı etkinliğindeki gibi “bu karakterin burada ne işi var ya?” sorusunu sormadım.  6 karakterin hepsi kendi amaçları doğrultusunda ilerlerken bir yandan da birbirlerini tanıyıp, ekip olmayı öğrendiler. En garip olacak ikililer bile ateş başı sohbetlerinde yüzleri gülümseten sahnelere imza attılar. Tüm bu yürek ısıtan diyaloglar ve karakter sahneleri beni fazlasıyla mutlu etti. 

            Oyunun diğer unsurlarına gelecek olursak, çok fazla olmasa da birkaç yan görev ve kelle avcılığı görevleri vardı. Bunlar genel olarak “bari ana göreve giderken şunu da yapayım.” tarzı görevler olduğundan oyuncuyu çok da sıkmayan cinsten görevlerdi. Verdikleri ödüller ise hali hazırda sandıklardan daha iyilerini bulduğum için pek de değer değildi. Ana hikâyeye gelirsek bana göre oldukça kısa bir hikâyesi vardı. Yine de bol bol dövüş ve bulmaca içeren zindanlar sayesinde oyun süresi oldukça uzatılmayı başarmış. Bunun iyi ya da kötü olduğu sizin zevkinize göre değişecektir. Ben zaman zaman sıkılsam da sıra tabanlı, zindan oyunlarına karşı olan ilgimden ötürü zevk aldım. Oyunda bolca bulunan bir başka şey ise ara sahnelerdi. Önemli anları yansıtmak için kullanılan ara sahnelerde oyundan farklı bir tarz çizim kullanılması bence hoştu. Bir sahne ve bir kişi hariç genel olarak seslendirmelerin de oldukça başarılı olduğunu da söylemeliyim. Hali hazırda Lol’deki şampiyon seslendirmeleri ile çalışılmış olması insanları çeken bir unsur olsa da sırf denemek adına oyunu bir süre Japonca oynadım. Türkçede de Japoncada da oldukça kaliteli bir iş çıkarılmış. Ancak bir sahnede Illaoi’nin sesini ve genel olarak Viego’nun sesini hiç ama hiç beğenmedim. Illaoi genel olarak iyiydi ama abi o Viego nedir ya! Bu adam gençte olsa başarılı bir kraldı. Orijinal oyunda da anlam veremediğim bir şekilde bu ses hiç ama hiç uygun hissettirmiyor. Acı çekiyor çektiğini anlayamıyorum, kızıyor tam olarak kızdığı belli olmuyor. Bunun seslendiren sanatçı ile alakası olduğunu da sanmıyorum. Olay biraz daha karakter uyumunda. Zannımca bu kısım kötüydü. Beni oyundan koparak unsurlardan biri oldu.

            Hazır sevmediğim bir şeyden bahsetmişten bunun hakkında Riot Forge’a da ticket attığım bug sorununa gelelim. Oyunda oldukça fazla kez hata ile karşılaştım. Bu hatalar yer yer oyunu kapatıp açınca düzelse de bazıları ona rağmen düzelmedi. Kör topal bir şekilde yaptığım görevler de oldu, aynı görevi birden fazla kez baştan yaptığımda. Yine de düzgün bir üslupla geri bildirim aldığımdan bu hataları yakın zamanda düzeltileceğini düşünüyorum.

            Evet dostlar iyisiyle kötüsüyle bana göre oldukça güzel bir oyunu inceledim. Lol evrenini seviyorsanız, sıra tabanlı rpg türüne sıcak bakıyorsanız ve en önemlisi kısa süren bir yolculuk hikâyesine dahil olmak istiyorsanız oyunu seve seve öneriyorum.

Artıları:

+Türkçe dil ve altyazı desteğinin bulunması

+Seslendirmeler birçok dilde genel olarak iyi (Viego hariç)

+Dünya tasarımı oldukça iyi

+Karakterler tutarlı ve birbirleri ile olan etkileşimleri oldukça hoş

+Oynanışı sıra tabanlı oyun sevenler için güzel

+Rpg elementleri yerinde, karakterler kişiye özgün hissettiriyor

+Evrene yabancı olanlar için uygun, evreni bilenler daha çok zevk alır

+Müzikler fena değil

 Eksileri:

-Oyun ana hikâyesi çok kısa

-Yan görevler oldukça az, ödülleri yetersiz

-Balıkçılık çok sıkıcı

-Oldukça fazla hata var. Ancak bu hataların çoğu oyunu kapatıp açınca düzelebiliyor.